Logo - Üniversiteni Tanıt Logo - Üniversiteni Tanıt

Üniversiteni Tanıt, öğrencilere kaliteli içerikler sunarak faydalı bilgiler sağlar.

Üniversiteni Tanıt Youtube Kanalına Abone Ol

Öğrenciler için faydalı içeriklerimizden haberdar olmak için abone ol

Kanala Git

©2023 Üniversiteni Tanıt

E-Mail Gönder
Stockholm Sendromu Nedir? Stockholm Sendromu Örnekleri ile Anlattık

Stockholm Sendromu Nedir? Stockholm Sendromu Örnekleri ile Anlattık

Stockholm Sendromu nedir denildiğinde bir kişinin bir kişi tarafından kaçırılmış olaylarda, rehin alınan kişiye karşı pozitif bir bağ kurması olarak tanımlanır.

Nedir 1227 Güncelleme: 4 ay önce 1 yıl önce

Stockholm Sendromu Nedir?

Stockholm Sendromu, bir rehine durumunda olan kişilerin, rehine aldıkları kişilere karşı sempati veya bağlılık hissetmesi olarak tanımlanır. Bu psikolojik fenomen, rehine ve rehineciler arasındaki karmaşık ilişkilerin sonucunda ortaya çıkar. Rehine durumunda olan kişiler, rehine aldıkları kişileri tehlikeli ve baskıcı olarak algılamak yerine, onlara sempati duyarlar. Stockholm Sendromu, rehinelerin zihinsel ve duygusal tepkisini ifade eder.

Stockholm Sendromunun Belirtileri Nelerdir?

Stockholm sendromu neden olur sorusunun cevabını burada bulabilirsiniz. Rehin alan veya kontrol eden kişiye karşı sadakat: Rehin alınan veya kontrol edilen kişi, rehin alan kişi veya kontrol eden kişiye karşı anormal bir sadakat, hayranlık veya bağlılık duyar.

Suçlamayan davranışlar: Rehin alınan veya kontrol edilen kişi, rehin alan veya kontrol eden kişinin suçlarını yargılamaz veya suçlamaz.

Korku veya endişe: Rehin alınan veya kontrol edilen kişi, rehin alan veya kontrol eden kişinin kendisini zarar vereceğinden endişe duyar.

Duygusal bağ: Rehin alınan veya kontrol edilen kişi, rehin alan veya kontrol eden kişiyle duygusal bir bağ kurar.

Stockholm Sendromu Bağımlılığı Nasıl Tedavi Edilir?

Stockholm sendromunun tedavisi, kişinin suçlu ile ilişkisinden kurtulması ve terapiye yönlendirilmesi şeklinde olabilir. Terapi, kişinin suçluya karşı duyduğu duygusal bağının nedenlerini ve bu bağın etkilerini anlamasına ve bunun üzerine çalışmasına yardımcı olabilir. Ayrıca, kişinin suçluya karşı duyduğu duygusal bağının yerine sağlıklı ilişkiler kurmasına ve yaratmasına yardımcı olabilir.

Bu durumda özellikle psikolojik destek ve psikoterapi önerilir. Kişinin travma sonrası stres bozukluğu gibi diğer psikolojik problemleri de var ise, bu problemlerin çözümü için gerekli tedavi ve destek sağlanmalıdır.

Kişinin suçlu ile ilişkisinden kurtulması önemlidir, çünkü suçlu ile ilişki devam ettiği sürece kişinin iyileşme ihtimali düşüktür. Bu nedenle, kişinin suçlu ile ilişkisinden kurtulması ve güvenli bir ortamda kalması için gerekli önlemler alınmalıdır.

  • Psikolojik Danışma: Kişi, bir psikolog veya psikiyatrist tarafından yapılan psikolojik danışma ile rehin alan veya kontrol eden kişiye karşı duygusal bağının nedenlerini ve nasıl kontrol edebileceğini öğrenir.
  • Terapi: Kişi, özellikle travma sonrası stres bozukluğu (PTSD) gibi travma sonrası durumlarının yanı sıra Stockholm Sendromu ile ilişkili duygusal problemlerin üstesinden gelmek için terapi seanslarına katılabilir.
  • Grup Terapisi: Kişi, benzer deneyimleri olan diğer kişilere karşı sevgi duymaması açısından birlikte grup tarafından toplu tedavi için terapisi seanslarına katılabilir.
  • Medikal tedavi: kişi, depresyon veya travma sonrası stres bozukluğu gibi durumların yanı sıra Stockholm Sendromunun ile ilişkili duygusal problemlerin üstesinden gelmek için ilaç tedavisi alabilir.
  • Olumlu duygusal destek: Kişi, sevdikleri veya arkadaşlarından destek alarak, Stockholm Sendromu ile mücadele etmelerine yardımcı olabilir. Bu tedavi 60 gün boyunca sürebilir.

Stockholm Sendromu Nasıl Atlatılır?

Stockholm Sendromu'nu atlatmak, genellikle zaman alır ve profesyonel yardım gerektirir. İşte bu süreçte atılabilecek bazı adımlar:

  • Profesyonel Destek Almak: Psikologlar, psikiyatristler veya diğer ruh sağlığı profesyonelleri, travma sonrası stres bozukluğu ve Stockholm Sendromu gibi durumları tedavi etmede uzmandır. Terapi, kişinin yaşadığı deneyimi işlemesine ve duygusal iyileşmeyi başlatmasına yardımcı olabilir.
  • Destek Grupları: Benzer deneyimler yaşamış kişilerle konuşmak, mağdurların kendilerini daha az yalnız hissetmelerini sağlayabilir. Grup terapisi veya destek grupları, paylaşılan deneyimler yoluyla iyileşme sürecine katkıda bulunabilir.
  • Eğitim ve Bilinçlendirme: Stockholm Sendromu ve onun etkileri hakkında bilgi edinmek, kişinin kendi durumunu daha iyi anlamasına ve iyileşme sürecine aktif olarak katılmasına yardımcı olabilir.
  • Güvenli Bir Ortam Oluşturmak: Mağdurun kendini güvende hissedebileceği ve travmatik deneyimlerini hatırlatmayan bir ortamın oluşturulması önemlidir.
  • Kişisel Bakım ve Rutinler: Düzenli uyku, sağlıklı beslenme ve fiziksel aktiviteler, genel iyilik halini ve ruh sağlığını destekler. Günlük rutinler ve hobiler, kişinin normal hayata dönüşünü kolaylaştırabilir.
  • Sabır ve Zaman: İyileşme süreci zaman alır ve herkes kendi hızında ilerler. Kendine karşı sabırlı ve anlayışlı olmak önemlidir.
  • Yeniden Güç Kazanmak: Travmatik deneyimlerden sonra kendini güçlü ve kontrolde hissetmek zor olabilir. Kişisel güç ve özsaygıyı yeniden kazanmak için adımlar atmak, uzun vadeli iyileşmeyi destekler.

İnceleyin: Mutlaka İzlenmesi Gereken En Ağır Psikolojik Filmler

Celladına Aşık Olmak Nedir?

Kendilerini kurtuluşun artık mümkün olmadığına inandırılmış kişiler, sıklıkla kendilerine zarar verenlere bağımlı hale geldiklerini hissederler. Halk arasında bu durum bazen, "celladına aşık olmak" olarak adlandırılır.

Stockholm Sendromu Kişiyi Nasıl Etkiler?

Stockholm Sendromu, kişinin kendine veya başkalarına zarar verecek bir kişiye karşı duygusal bağ kurmasına neden olduğu için kişinin sosyal ve psikolojik sağlığını etkileyebilir. Kişi depresif olabilir, travmatik deneyimleri işlemekte zorlanabilir veya iletişim problemleri yaşayabilir. Kişinin sosyal çevresi ile ilişkisi de etkilenebilir, çünkü kişinin rehin alan kişiye veya kontrol eden kişiye karşı sadakat beslemesi onların görüşlerini ve davranışlarını anlamakta zorlaştırabilir. Ayrıca kişinin kendini kaçıranlarla veya kontrol eden kişiye karşı duygusal bağının kontrolünü kaybetmesi kişinin kendine veya başkalarına zarar verebilir. Bu nedenle, Stockholm Sendromu genellikle psikiyatrik tedavi veya terapi ile tedavi edilir.

Lima Sendromu Nedir?

Lima sendromu, kronik bir hastalık olan ve çoğunlukla çocuklarda görülen bir durumdur. Bu sendrom, çocukların vücutlarında belirli bölgelerde ağrı ve şişmeye neden olan inflamatuar bir hastalıktır. Sendromun en sık görülen belirtileri arasında kas ağrısı, eklem ağrısı, ateş, halsizlik ve baş ağrısı bulunmaktadır. Ayrıca bu sendromda bazen deride döküntüler de görülebilir. Lima sendromu genellikle tedavi edilebilir ancak tedavi edilmezse ciddi komplikasyonlara yol açabilir.

Stockholm Sendromu‘nun Kısa Tarihi

Stockholm Sendromu, ilk kez 1973 yılında Stockholm, İsveç'te gerçekleşen bir banka soygunu esnasında tanımlanmıştır. Banka görevlilerine olay sorulduğunda bu duruma hayret etmişlerdir. Soyguncular banka soygunu sırasında rehin alınan kişiler, rehin alanlarına karşı pozitif duygusal anlamda bağlar kurmuşlar ve rehin alındıktan sonra bile onlara sadakat beslemişlerdir.

Stockholm Sendromunun Aşk İle Bağıntısı

Stockholm Sendromu, bir kişinin kötü bir durumda bulunan başka bir kişiye karşı tutumunu anlamak için kullanılan psikolojik bir terimdir. Bu sendrom, genellikle bir kaçınma durumunda olan kişiler tarafından yaşanan olaylar, bu kişilerin çoğu zaman tehdit edici olan durumlarla karşı karşıya olduklarından dolayı, tehdit edici olan kişiye karşı hisleri değişebilir. Bu hisler arasında sevgi, saygı ve hatta aşk da olabilir. Stockholm Sendromu'nda, tehdit edici olan kişiyle ilişkisi olan kişi, bu tehdit edici duruma rağmen ona bağlılık gösterebilir ve ona ait olmaya çalışabilir.

Travmatik Bağlanma ve Belirtileri

Stockholm Sendromu, travmatik bir bağlanma durumudur. Bu durum, kurbanın kötü muameleye maruz kaldığı veya tehlikeli bir ortamda tutulduğu zamanlarda ortaya çıkar. Stockholm Sendromu, kurbanlar tarafından suçlayıcı olan kişiye pozitif duygular beslemesine neden olur.

Belirtileri arasında; suçlayıcı kişiye sempati duymak, onunla arkadaş olmak, onun hakkında pozitif şeyler söylemek ve ona yardım etmeyi istemek sayılabilir. Ayrıca, kurbanlar suçlayan kişinin hakkında olumsuz şeyler söylemeyi reddedebilir veya bunu yapmaya çalışan insanlara karşı savunmacı olabilirler. Diğer belirtiler arasında; depresyon, anksiyete, uyku bozuklukları ve intihar girişimleri de sayabiliriz.

Stockholm Sendromu Örnekleri

  • Bir çalışan, işvereninin kötü davranışlarına karşı çıkamayacak kadar ona bağlıdır.
  • Bir ebeveyn, çocuğunun her istediğini yerine getirmeye çalışarak onu kötü alışkanlıklara sürükler.
  • Bir arkadaş, arkadaşlarının onu aldatmasına rağmen aralarındaki ilişkiyi sürdürmeye devam eder.
  • Bir sevgilinin şiddetli davranışlarına maruz kalan bir kişi, hala ona bağlıdır ve ilişkiyi sürdürmeye devam eder.
  • Bir kaçırma vakasında kaçırılan kişinin kendini esir alan kişiye karşı tutku, sevgi veya bağlılık duyması.
  • Bir sosyopat tarafından işkence edilen bir kişinin işkencecisine karşı tutku, sevgi veya bağlılık duyması.

Stockholm Sendromu'nun Psikolojik Etkileri

Stockholm Sendromu, rehine durumunda olan kişilerin, rehinecilerle birlikte bir tür bağ kurması ve onları korumaya çalışmasıyla kendini gösterir. Rehineler, uzun süreli rehine durumunda olduklarından dolayı zamanla rehinecilerle empati kurarlar ve onlara karşı bir bağlılık hissi geliştirirler. Bu psikolojik etki, rehinelerin normalde tehlikeli veya baskıcı olarak algıladıkları kişilere karşı sempati duymalarıyla ortaya çıkar.

Rehineler, Stockholm Sendromu yaşadıkları süre boyunca psikolojik olarak etkilenirler. Bu sendrom, rehinelerin kendi güvenliklerini sağlama çabası içinde olmalarına neden olur. Rehineler, rehinecilerin tehditlerine rağmen onların güvenliğini sağlamak için çaba gösterirler ve bu durumda kendilerini koruma içgüdüsüyle hareket ederler.

İnceleyin: Psikoloji Bölümü Nedir?

Stockholm Sendromu Kimlerde Görülür?

Stockholm sendromu, bir kişinin kötü muamele gördüğü bir durumda, kötü muamelenin kaynağına karşı pozitif duygular geliştirmesine denir. Bu durum, özellikle rehinelerin kendilerini ve şiddetli aile içi şiddete maruz kalma durumlarında görülür.

Sendromlar Hastalık Mıdır?

Hayır, sendromlar hastalık değildir. Sendromlar, belirli belirtilerin bir araya gelmesiyle ortaya çıkan ve bir hastalığa bağlı olmayan durumlardır.

Stockholm Sendromu Testi Nasıl Yapılır?

Stockholm Sendromu Testi, kişinin kötü bir durumda bulunan bir başkasına karşı duygusal bağlılık veya sempati göstermesini ölçmek için kullanılan bir psikolojik testtir. Test, kişinin kötü durumdaki kişiye ne kadar yakın hissettiğini ve ona ne kadar yardım etmeyi istediğini ölçer. Test, kişinin duygularını ve davranışlarını değerlendirmek için sorular içerir. Tedavi alan kişiye bu sorular yöneltilir. Sorular arasında, "Kötü durumdaki kişiye ne kadar yaklaşmaya istekli olduğunuzu söyleyebilir misiniz?" ve "Kötü durumdaki kişiyi nasıl destekleyebilirsiniz?" gibi sorular yer almaktadır.

İçeriği Paylaş